Gastroözofageal reflü hastalığı obezite ile artan bir sıklıkta görülmekle birlikte normal boy-kilo oranına sahip kişilerde de rastlanmaktadır. Endoskopi ile saptanan reflü hastalığında ilaç tedavilerine bağımlı olmak istemeyen hastalarda laparoskopik cerrahi yöntemleriyle ameliyatlar uygulanmaktadır. Bu ameliyatlardan önce hastalarda yemek borusuna  24 saatlik asit kaçışı ölçülmelidir. Semptomların şiddeti kişiden kişiye değiştiği için ameliyat sonrası ameliyattan fayda görme oranı da değişmektedir. Bu hastalarda en sık uygulanan ameliyat olan Nissen fundoplikasyonu denilen ameliyatta midenin kubbe kısmı yemek borusu-mide bileşkesi alanı etrafında döndürülerek kendi üzerinde dikilir. Böylelikle mide girişinde yemekle oluşan bir daralma olur ve reflü engellenmeye çalışılır. 
Obezite cerrahisi nedeniyle ameliyat edilen hastalarda da bir dönem geçici reflüler sık olsa da bazı hastalarda bu reflü sıkıntıları kalıcı olmaktadır. Ameliyattan 24 ay sonra halen reflüsü devam eden, ilaç kullanması gereken yada daha erken dönemlerde ciddi olarak endoskopide reflüye bağlı değişiklikler görülen hastalarda tedavi önemle ele alınmalıdır. Obezite cerrahisi uygulanan hastalarda cerrahi olarak midenin kubbe kısmıyla bir kelepçe oluşturma imkanı olmaz. Bu hastalar için yapılan araştırmalar sonucunda endoskopik yöntemler araştırılmış ve yeni modern yöntemler geliştirilmiştir. Bu yöntemler obezite nedeniyle ameliyat olmamış hastalarda da fayda sağlanmıştır. Bu yöntemlerden Stretta yöntemi %85 2 yıllık başarı oranı bildirmektedir. Bu yöntem gereğinde tekrar uygulanabilmektedir. Bu yöntemle yemek borusuna asit kaçağı olan alan etrafında temek borusu bileşke bölgesindeki kaslara iletilen enerji uygulamasıyla buradaki kaslar genişlemekte ve açıklık daraltılmaktadır.